BİR ELMANIN HANGİ YARISI ?

BİR ELMANIN HANGİ YARISI ?

Bügün ilişkiler içerisinde çiftlerin çift olmaktan önce birey olarak kendilerinden ne istedikleri, ardından bu istekleri için partner seçimlerinde nelere göz atarak bu duygusal sürece merhaba dediklerinden bahsetmek istiyorum. Bireysel olarak öz dünyamızı ne kadar sağlam inşa edebilmeyi öğrenirsek; bir başka birey ile birlikte yeni bir yerin ilk temellerini atabilmemiz ve bu temel için gerekli olan tüm malzemeleri nasıl elde edebileceğimizi bilmemiz ancak o zaman mümkün olabilmektedir. 

 

Biriyle aklınızda ya da kağıt üzerinde uygun olacağınızı ya da birlikteliğinizin ''sizin zihninizde'' oluşan resme en uygun şekilde olacağını düşünebilirsiniz. Peki bu resmi çizmeden önce hangi renkleri ya da uygun fırçayı seçebilmeniz gerektiğinin farkında mısınız ? Ya da şunu diyebilir miyiz ? Bu resmi gerçekten oluşturmak istiyor musunuz ? 

 

Bu meteforları oluşturmamın sebebi; ilişkilere başlamadan önce kendimizle olan hazırlık sürecinin kafanızda daha net ve görülebilir şekilde oluşturabilmek adına yapıyor olmamdan kaynaklanıyor. 

 

Bireysel olarak öz dünyamızın en sağlam temellerini atabilmek için elimizdeki en temel güç bir önceki gün olan kendimizdir. Peki kendimiz için neleri yapmamız gerekiyor ? Çok basit ama bir o kadar da zor olan soruyu sormalısınız. Dünkü benden ne talep edebildim ? İşte bu talepleriniz sizin ne istediğiniz belirleyebilecek yegane gücü sağlarken aynı zamanda partner seçiminiz için sağlayabileceğiniz yeni alanın hangi temelleri baz alabileceğini gösterebilecektir.

 

Kendi öz dünyanız içerisinde başarılı olabilmek, ne istediğini biliyor olan bir bireye dönüşebilmek ve bu değişimin gücünü kendi için en başarılı şekilde aktarabildikten sonra ancak bir başka dünyanın yeni temellerini atabilir ve bu temeli paylaşabilecek olgunluğa ulaşabilirsiniz. 

 

Peki ne olgunluğundan bahsediyoruz ? Cevap çok basittir. Kendin haricinde bir başkasıyla ortak çalışabilmek... Bunu da ''duygusal'' şekilde yapabilmek... Bunca zaman boyunca öz yaşamın için çalıştın ve didindin. Sonunda elindeki dünya ile mutlu olmayı ve bu mutluluğu bir başka yerin inşa edebilmek için kullanmayı istedin. İstedin çünkü sen bir insansın ve insan ancak üreterek mutlu olabilir, bu yüzdendir ki; hedefler insan hayatında önemlidir. Bu hedefler günün birinde bizlerin partner seçimlerinde ya da aşk denilen olgunun oluşmasında en büyük etkiye sahiptir. 

 

Konunun başlığı gereği bir elma ve hangi yarısı olduğundan bahsediyorum, aslında bunu ilişkilere soruyorum. Klasik bir söz; ''bir elmanın iki yarısıyız.'' İşte tam bu noktada çiftlerin aslında ne kadar yanlış bir karar aldıklarını görebiliyoruz. İstenilen şey neden başından beri yarım kalan elmanın tamamlanması ? Neden yarım kalan bir yolu tamamlamak için birine ''ihtiyaç var'' etiketi getirilmeli ? Başından beri öz dünyalarımızın temellerini güzel bir şekilde atabilsek, kendimize her günün sonunda bir önceki kendimiz için neyi talep ettik ve yarın ki ben için ne yapabilirim diye sorabilsek belki de ilişki başlatırken oluşan sana  ''ihtiyacım var ya da bitirirken ben sensiz ne yaparım'' olgusunu kırabilmemiz mümkün değil mi ? Belki de başından beri yarım kalan bir elmayı tamamlamaya gerek yoktur, birlikte yeni bir elma seçebilmek vardır. Belki de sana ihtiyacım var değildir, birlikte ihtiyaçlarımızı belirleyebiliriz vardır.

 

Birini, hayatımızın merkezine almak ve o merkeze uydurmak yerine; yeni bir merkezi birlikte yaratabilecek öz beceriye, olgunluğa ulaşabilmemiz ve ancak bunu temel alabilen ilişkiler içerisinde mutlu olabilmemiz mümkündür. 

 

* Blog sayfam üzerinden ayrıca okuyabilirsiniz. https://psikologefeb.blogspot.com/

Sosyal Medya'da Paylaş

Yazar Hakkında

Lisa

Dario Williamson

WhatsApp